16 Ekim 2012 Salı

 Okuduğum ilk kitabı buydu. Polisiyeleri severim. Ama burada beni en çok etkileyen kahramanın ülkesini çok sevmesi ve bununla ilgili ayrıntılardı. Kırmızı çalı çayı içerek Botswana manzarasını izlemesi. Nedense gözümün önünde hep tozlu, hafif rüzgarlı ve sıcak bir öğleden sonra canlanıyor.  Çok kişiye önerdim, ama çoğu benim gibi hissetmedi anladığım kadarıyla. Hepimizin algıları başka kanallara açık..
 Portekizce Düzensiz Fiiler de güzeldi ama biraz iç burkucu yanları vardı hatırladığım kadarıyla. Geçenlerde aslında bir tefrika roman olan serinin son kitabını okudum. Bu da ilk okuduğum kitabı gibi insanın içine tatlı bir gülümseme oturtuyor ve bazen de seslice kıkırdıyorsunuz. Kitabı okurken, bir öğle üzeri açık balkon kapısının tülleri hafifçe içeri dalgandırdığı ılık bir havadaki ruh hafifliğini hissettim. Eski bölümleri alıp, başlayacağım.

Bu da Alexander McCall Smith, daha hınzır bir gülümseme bekliyordum.

30 Ağustos 2012 Perşembe

Acı sos hazırlığı
                                                       Halı yıkamayı deneme
                                                       Kum denizi
                                                  Deneme bir ki
                                                    Doğum günü
                                                     Yaz bitiyor... mu?

26 Ağustos 2012 Pazar